25 Kasım 2011 Cuma

Diyorum Sana Yat

Hey Sen Adamım 7,735 gram 66 cm'lik bir dev olmuşsun.
Dün gece 23:57'de yatağa girdim öyle tuhaf geldi ki uyku tutmadı.
Alışmışım 01:30'da yatmalara nasıl erken geldi nasıll.

Sarı kafa çok alıştın geceleri uyanınca yanımızda yatmaya. Supermario seni ezmesin diye aranızda tost oluyorum. Artık yatağına alışsan diyorum annecim.

Akşam bu fotoğrafı çekeceğiz diye canımız çıktı ben ayağını tuttukca kıkırdayıp durdun. Çok gıdıklanıyorsun, kasıklarından, boynundan, koltukaltından. Bezini değiştirmek adeta cümbüş eğlence bize. Bekliyorsun resmen gel gıdıkla diye ellerini sincap gibi üst üste koyup yüzünde tebessümle. Her öpüşüp koklaşma törenimizden sonra hıçkırık tutmasına alıştık artık. Korkuyoruz seni güldürmeye. Ce ee yapıldığında anlamaya başladın. İnteraktif yapıyorum senin ellerinle benim gözlerimi kapatarak :p

Bu akşam anneannnlere gidiyoruz seni çok özlediler, biz de onları. Bu gece orada kalıcaz. Akşam banyo günün çıpır çıpır. Seni çoook seviyorum sarı kafa.

22 Kasım 2011 Salı

Erkek Şahlandı

Yat ı ıh, kucakta gez ı ıh,
 Derdi oturmakmış elimizden destek alıp kalkıyordu 3 aydır. Ama artık yatarken kendi kendine yüzü kıpkırmızı olana kadar kendini kasıp kalkmaya başladı o sırada kimin elini kolunu kaparsa oturuyor. Sebze çorbalarının gücü adınaaa!

Düşünüyorum çenesine dokunup agu dediğinde nasıl mutlu oluyorduk her gün farklı şeyler öğrendikçe mutluluk şekil değiştirmeye devam ediyor.

Evdeyken yaptıklarını not alıcam telefonuma unutuyorum yazarken ekrana bakakalıyorum. Çok güzel bir arşiv oluyordu 3 yıldır bu blog bana. Şimdi Bebi'li anların bol olduğu makaron tadında bir hal aldı.

A bir de Supermario Seni Seviyorum!

21 Kasım 2011 Pazartesi

o ne ki

Bizim evde uydurmasyon ağlamalarına gün geçtikçe yenilerini ekleyen,
züüübüğğğ zübüüüü diye ağlayan bir minnak var.
Gel de yeme..

18 Kasım 2011 Cuma

zamanla


Zamanla büyüyor muyum kalbim mi alışıyor ya da herşeyi oluruna mı bırakmaya başladım bilmiyorum.
İşyerinde olan şeyler üzdü hala baloncuklar içimde ama bir kabulleniş var. Bebi'nin etkisi mi, düşünecek zamanım mı yok, hayat daha mı hızlı akıyor artık. Aslında 3 kişi olunca endişelerde aynı oranda artıyor ama bilemedim tuhafım. Yani iyiyim, iyi olmam tuhaf zaten. Bu hafta böyle geçti.

* aynada kendini görünce kahkahalar atıyorsun, supermario'nun sesine hala bambaşka tepkiler veriyorsun, oda'da yanından ayrılınca gözlerinle bizi takip edip ağlamaya başlıyorsun, camdan bakmaya bayılıyorsun artık devamlı geçen arabalarmı ilgini çekiyor bilemiyorum sabah akşam farketmez en ağlak anlarını öyle geçirebiliyoruz, bir odadan diğerine geçince ilk işin etrafı incelemek oluyor salyaların aka aka gözlerini kocaman açıp nasıl iştahla süzüyorsun, oto koltuguna oturunca dışarı çıkacağımızı biliyorsun doğdugundan beri gezdiğimizden olsa gerek, tuvaletini yaparken dilini dışarı çıkarıyorsun anlıyorum kaçın bomba geliyor dememle patlaman bir oluyor çok gülüyoruz bu haline, ellerini feci emiyorsun neredeyse gırtlagına sokucan, geceler uykusuz geçiyor cok geç uyuyorsun, parmağımı elinde tuttugun zaman gözlerin kayıveriyor güven veriyor olmalı yanında birilerinin oldugunu bilmek, yatak odamızdaki yatağının üzerindeki hayvanlara bayılıyorsun arkadaşların diyoruz onlara biraz oynayıp hevesin geçince arkadaşlarıyla arası bozulmuş deyip alıyoruz yanımıza, yüzüne bakıp alakasız bir mevzu konuşsak bile gıkını cıkarmadan dinleyip biz gülünce gülüyorsun ve biz seninle büyüyoruz. Evimiz tadından yenmez oldu. Birbirimize hareketlerini anlatıp gülüyoruz. Seni çoook seviyoruz annecim çook!

15 Kasım 2011 Salı

bilmem ki ne yazsam

Dün kötü şeyler oldu şirkette, benim patronumunda olduğu 11 kişiyi çıkardılar akşama doğru. İşin komiği aynı gün tasfiye edilip aynı gün söyleniyor olması. Nasıl yıkım oldu insanlara. Biz ayfertito ile buz kestik.
Eve nasıl düşük bir moralle gittim anlatamam. Yol boyunca aklımda milyon tane soru işareti bitmeyen baloncuklarla,
Eve gidip bebi'yi görünce, o balık gibi çırpınıp gülücük attıkça dağıldı herşey gitti stress.
Bu gün buz gibi şirketde gene aynı teraneler.
Yerine kimi atarlar, sıra bizdeyse, herşeyin hayırlısı, peki sonra?

14 Kasım 2011 Pazartesi

Kaçıncı bu biten


3 kişilik kaçıncı haftasonumuz bu bilmiyorum. Tek bildiğim herşeyi hep birlikte yapmak öyle güzel ki.
Tadından yenmez geçti gene.

11 Kasım 2011 Cuma

Batı İstediği Kadar Yırtsın Orada İşler Farklı Yürüyor

Enfes bir kurban bayramı,
minik bir lokumla tadından yenmez geçti. 
Dün yıldaş ve asl geldiler akşam, gece bizdelerdi makra gırgır vaktin nasıl geçtiğini anlamadan 3,30'da yatan bünye'nin yorgunluğu, sabah bebi'nin yorganı kafasına kadar çekmiş hık pık sesiyle 05:55'de uyanınca iyice coştu. Onları evde bırakıp çıktık. Asl c.tesi gecesi dönüyor hollanda'ya tadını alamamıştık oysa ki.
Bir de içimden fışkıran bu şevkat bu çocuk sevgisine dur diyemiyorum. Ben ki önceden çok çok çok dikkatimi çekmezse hiç bakmazdım çocuklara, şimdi yoldan geçen çocuğun düğmesini iliklememişse üşüyeceksin deyip ilikleyesim geliyor. Trafikte çiçek satan çocuklar için ağlasayım da cabası. Bir de geçen Van depreminden sonra bayram'da çocukları çekmek için kanallar gitmiş, 8-9 yasındaki bir kız kaç yaşındasın değince 3 dedi, muhabir sen 3 değil daha büyüksün okula gitmiyor musun dedi, kız babam kızlar okula gitmez diyor değince bende film koptu. Öyle masumlar ki Allah hepsini korusun.

Bu bayram babamın ziyaretine bebi'yi de götürdük. Şansına hava güzeldi sarıp sarmalayıp gittik yanı başına. Onu görmesini öyle isterdim ki... Dedesine baktı mavi mavi. Babam Bebi'yi görseydi eğer çılgına dönerdi eminim. Çok severdi onu. Çok özlerdi. Ben de çok özlüyorum 14yıl geçti ama dün gibi herşey. Minik erkeğim keşke görebilseydin dedeni ,herşeyden habersiz baktın etrafına. Ah bir görseydi babam da seni..

3 Kasım 2011 Perşembe

Püskürttü

Bebi için birşeyler aldık biz. En son ne için bu kadar heyecanlanmıştım hatırlayamadım düşününce.
Dün supermario'ya da dedim kendimize almayıp başka biri için yapılan birşeye bu kadar sevinmek bu kadar heveslenmek.
Dün akşam gittim gittim baktım , yetmedi sabah evden çıkmadan gittim baktım.
eve gidince gene bakıcam muhtemelen. Pek mutluyum.

- Akşamları artık bizimle yarıma kadar oturmaya başladı, şarkı söyleyip duruyor aynı nağmede bağırmalarına bu ismi taktık, daha kibar en azından. Dün ilk kez sebze çorbası içti yüzünün o buruşuk ifadesini görmek dilini dışarı çıkarıp püskürtmesini unutmıycam. Acıkmaya tahammülü sıfır resmen ortalığı birbirine katıyor.

- Bu arada evimizi kiraya verdik ben vermeyelim diyordum hala kıyamıyordum supermario bir anlık gaflet anımdan yararlanıp verdi geleni bebi için biriktirelim doğru bir taktikti zaten :)

Akşam gidip birşeyler bakıcaz ona alışveriş yapmaya bayılıyorum.

1 Kasım 2011 Salı

şimdilik hayal

Bir hayalim var benim artık supermario'nun da hayali ;
evliliğimizin 5. yılında tekrar gelinlik damatlık giyip,
yemyeşil uçuş uçuş bir yerde yalın ayak tekrar evlenmek,
Ama öyle tantanalı değil, gösterişli hiç değil en sevdiklerimizle sıcacık  tekrar kutlamak o büyülü günü,
ve hayalin içinde artık bebi'de var. 2 yakışıklı erkeğin kolunda olmak çok cezbedici.
Gözümde kare yazarken bile canlanıyor, heyecanlandırıyor beni.
Kaldı 1,5 yıl bakalım o vakit geldiğinde bambaşka telaşlara düşmemiş olursak ne güzel.
Arşivde yerini alsın hayalim.

para biriktirmeye şimdiden başlamalıyız :)

çok zenginim

Çakıl taşları batmaz olur mu batar elbet çıplak ayak gezersen.
Onları hissetmeyecek, önemsemeyecek,umursamayacak kadar zenginim.
Misler misi annem, yakışıklı minik adamım, biricik sevgilim, kafamı olur olmaz şeylere harcamayacak kadar az zamanım, sahiliklerinden şüphe etmediğim dostlarım, kabına sığmaz kırıntı tanesi mutluluklarım var.

bu kadarı yeter zaten fazlasına ihtiyacım yok..
Zenginim çok..

foto