31 Mayıs 2013 Cuma

Gezi Parkı

Taksim'deki Gezi Parkı'nda ağaçların sökülüp araziye AVM yapılacak olmasını protesto ediyorum.

Olay oradaki yüz yıllık ağaçların sökülmesi değil gözümde,
o da önemli tabii ama bence hakikat dikta rejimine çevrilen ülkece yönetilme şeklimiz.
Senin çıkardığın sesi dalga geçer bir uslupla yanıtlayan başbakan.
Şuursuz yaptığı açıklamaları.
Ben o ne yaparsa kötü diyenlerden değilim.
Objektifim, iyi bir şeyse iyi kötüyse kötü demeyi bilenlerden.
Van minütte yıllarca ezilen Türk'ün azıcık miyavladığında gurur okşanmasını nasıl yaşadıysam.
IMF'ye boç bitti dediğinde de sevinmedim. Arkasının dolu olduğunu sorgulayacak bir beynim olduğu için.
Sata sata her şeyi özelleştire özelleştire borç da biter ülke de..

AVM demek büyük rant kapısı demek. Bir tane marka sahip çıkmıyor yaşanana. Hepsi yer kapma telaşında. Olur da giderse tayyip'in kulağına dürer defterini diye.

Ama halk birlik içinde. Bu sefer daha yüksek çıkıyor sesler.Yakılan çadırlara, yenen biber gazlarına, darplara kesilen seslere rağmen susmuyoruz. Ve yaşanan olayların bir karesi vardır ya hep. Bence gezi parkı direnişinin en anlamlı karesi bu olacak gözümde. Çevik Kuvvete karşı kitap okuyarak protesto eden adam. Baktıkça tüylerim diken diken oluyor.

Amacı ülkesindeki refahı ve mutluluğu sağlamak olan bir insanın, halkın sesine kulak kapatıp, elindeki güce egosunu katarak, şahsi kararlar ve rantlarla bu işten geri adım atmamasına yazıklar olsun.