31 Aralık 2010 Cuma

31 Aralık Bu Günnn

Bu gün 31 aralık, yılın son çeyreğinde süpriz yapan 3 ay 1 haftalık karnımla gene her yıl istediklerimden farklı bir beklentim yok. Sağlık, aşk, huzur, mutluluk, yetecek kadar para.
Bir de 2011'in ilk yarısında beni çok zorlama bebeğim olur mu? Dr. gel değince hemen gel :)

30 Aralık 2010 Perşembe

Hediyeleşme Blog'dan Blog'a

Hani Yılbaşı Çekilimiz vardı, Seda'nın organize ettiği. Hediyeler sahiplerine ulaşıncaya kadar kimse kimden geleceğini bilmiyordu. İşte ben Elif'e çıkmışım. Normal de kargoyla gelir hediyeler. Ama bu sefer bir fark oldu. Danışmadan paket için çağrıldıgımda ne oldugunu çok da anlamadan laylay aşağı indim ki Meğer Elif'le çok yakınmış işyerlerimiz o da kendi elleriyle vermek istemiş. Ben tabi önce algılama anlama aşamalarında gidip gelirken onu görünce çok şaşırdığımı itiraf etmeliyim. Çok vakti yokmuş o da öğlen arası kaçamak yapmış buraya kadar gelmişsin bir çay içseydik sözlerim havada kalınca bir dahaki sefere ozaman diye anlaştık. Tanıştığımıza çok sevindim Elif. Umarım birdaha görüşme fırsatımız olur, güzel bir deneyim oldu benim içinde:)Hediyeler içinde ayrıca teşekkürler hem bana sımsıcak tutacak bir çorap hem miniğe herbiri ayrı ayrı özenle sarılmış hepsinde incecik notlar. Mailini blogun da bulamadığım, yorumlarında herkese acık olmadıgı için birşeyler yazamadım sana bilgine.

Bir Yılbaşı seramonisi daha bitti benim hediyem de eli kulagında'dır gitmiştir sanırım. Seda'ya kocaman teşekkürler.

29 Aralık 2010 Çarşamba

En Güzel Yılbaşı Hediyesi

Biraz önce telefon geldi Dr. arıyormuş hatta kalın dediler ama saniyeler içinde içimden 10587 tane soru geçti Hayır sonuçlar pazartesi çıkacaktı niye arıyor kesin bir terslik çıktı diye kalbim yerinde çıktı çıkacak.

Merhaba dedi merhaba dedim, direkt hayırdır diyerek devam ettim. Gözlerim dolu dolu. Dr. en cool haliyle arayamaz mıyım hastamı merak ettim dedi gülerek, gülmedim bile buyrun dinliyorum dedim en net, en sakin tavrımla. Sonuçlar çıktı tertemiz negatif demesiyle kahkahayı atmam bir oldu. tüm duyguları aynı anda yaşadım dakikalar içinde o kahkaha bile neyin kahkasıydı çok da bilinçli değilim. Laboratuar sıkı çalışmış yılbaşı hediyesi olsun istedim size dedi. Teşekkürün bini bi para, Çok rahatladım çokk.

Ayrıca ben o yazıyı yazdığım da heyecanıma stressime ortak oldunuz, rahatlatmaya çalıştınız ya. Bin teşekkür her birinize.

Bir Kahvenin Hikayesi

Ben geçen sene şöyle yazmıştım. Çok keyif aldığım bir gündü. O güne ait sıcacık notlar yazıp kartlar iliştirip gönderen Tatlı Kutu'cum. Şuan blogu bakımda kapalı uzun bir süredir www.bellekkutusu.blogspot.com ama biz bağımızı hiç koparmadık merak ettik mailleştik. Aslında bu hediyeleşme mevzusu değil kurulan  bağ, arkadaşlıklar, önemsenmek aynı oranda önemsemek. Ki en sevdiklerimden O.

Ben daha bunun tadını çıkarırken yeni gelen paketle nekadar şaşkın nekadar mutlu oldum anlatamam. Bir yıl boyunca termosla dolaşmalık kahvem + hepsinden tatlı unutmadığın her detaya hakim notunla birkere daha teşekkür ederim Boğazdaş takımdaş Kutu'cum. Çokk şanslıyım bukadar güzel arkadaşlıklar kurabildiğim için.

28 Aralık 2010 Salı

Haftasonu bittiiiii

Haftasonu güzel geçti. Cumartesi günü, yarın Özgür Şef'e kahvaltı'ya gidelim dedim, Supermario'da Pazar öğlene kadar uyumayı düşünüyormuş bende yorgunluguna verdim kırmadım onu bir sonraki haftaya erteledik. Geç saatlere kadar uyuyacaktık düya ama sabah saat 09:00'da gözlerimiz aynı anda açıldı geç yatmamıza rağmen çok erken uyandık birde nasıl uykumuzu almış şekilde. Hadi gidelim dedi busefer ben o mod'a girmemiştim gitmedik :p
Kahvaltımızı evde hazırladık ben kuymak yaptım ilk defa yediğim birşeydi ikimizinde çok hoşuna gitti. Gazeteleri karıştıra karıştıra ağır ağır tadını çıkara çıkara pazar kahvaltımızı yaptık. Sonra sıra masayı toplamaya gelince herkesin bahanesi çıkıyor tabi. Ben masayı bulaşıkları yerleştirmeyi üstlendim o da evi silip süpürmeyi. Sonra kendine işler çıkardı gitti bahçeyi suladı süpürdü çok çalışkandı bu hafta kocacım. İşler bitti nereye gitsek merasimi başladı.
Hava hafif atıştırsada serin değildi, Cadde'de yürüyüşle Beyoğlu arasında gidip gelirken ikinci şıktan yana kullandık. Bastık karşıya. İstiklali turlayıp sinemaya gidicektik. Ama sinema 'da anlaşamadık ben yabancı film dedim o Av mevsimi dedi. Ben kasvet'e girecek havamda değildim oy birliğiyle girmedik. Pizza Hut'da o sınırsız pizza'sını yedi bende Kfc'den 2menü aldım sadece birinin tavuk parçalarını yedim Supermario'nun pizzalarında kaldı gözüm, diğer hepsini bıraktım o da paket yaptı kalanı evde yerim diye :P Eve gelince diyorki sen bu beklemiş şeyleri yeme ben yerim yarın. Ay dedim fedakarlığını sevsinler :))
Gene girmediğimiz yerini bırakmayacak şekilde dolaştık Beyoğlu'nda e tabi yoruluyorum bünye enerji istiyor. Onu fulleyip kaldığımız yerden devam ettik. Gık'ı çıkmadı Supermario'nun yoruldum demedi, sıkıldım demedi her dediğime tamam orayada bakalım diye onayladı. Bir ara yılbaşı hediyemi araya sıkıştırmak istedi ki ben düşmedim tufaya çünkü hadi bana şunu al diye hediye alınmasını sevmiyorum. O da vaktim olmayacak sen beğen alalım istedğin şeyi diye ısrar etsede  kabul etmedim çöp olsun ama o seçsin. Birde ayrıca huysuzum gidip birine sorup şunu beğenirmi diye bir fikir alırsa asla yüzüne bakmam haha. Eve gitme vakti gelince  Ben Lador'a bindiğimde son 1aydır aynı kare vardı. Perti çıkmış bir kız, Eve gidince direk masaj ayaklara sonra uyku. Bu haftasonunu sevdim doya doya geçti vakit.

27 Aralık 2010 Pazartesi

Uzun Zamandır

Annem anne olunca anlarsın diyordu. Yok ben daha olmadım ki, ama birazdan 2'li test'e giricem kalbimde çok uzun zamandır hissetmediğim bir çarpıntı var.
Benim olan ama benim olduğunu daha hiç hissetmediğim, takribi bir 3 ay daha hissedemeyeceğim, çoğunlukla unuttuğum ama geceden beri defalarca düşündüğüm birşey için endişeleniyorum, tuhaf cidden. Diliyorum sorunsuzca geçsin boğazımdaki yumruk, nefesimdeki hız yerini kocaman bir ohh'la değiştirsin.

* 13:35 : Dr.dan geldim ben sanıyordum ki aynı gün içerisinde sonucları veriyorlar meğer 1 hafta sonra çıkıcakmış. Bu süreç stressli geçicek tabi. Ama dr. rahatlatıcı konuştu, pozitif düşünüceksin.
Pozitif düşünücem. Ultrason çıktıklarında busefer gördüm parmakları elleri gözüküyor. saydım tam 5 tn parmağı var:) hatta elini kaldırdığında çıktısını aldı dr. bakınca el sallıyor gibi gözüküyor. Mutluluk tarifsiz. Yeni randevu 17 Ocak. Artık gittiğimde cinsiyetide belli olur sağlıklı sıhhatli hayırlısıyla.Artık büyümüş 5,87 cm:) Ama Ayfertito az önce ultrason fotografına bakıp ordan bişiler gördüğünü iddia etti:) . Gösterdi miniğin miniğini haha. Bilmem ben çok anlamıyorum  bakalım 3 haftasonra belli olur.

24 Aralık 2010 Cuma

İzin Kağıdı

Haftalar sonra hafta içi akşam dışarı çıkabildik. Dün kayıtlara geçsin istiyorum Supermario erken kaçmak için İzin kağıdına; Eşim'in yanında olmama ihtiyacı var yazmış çok güldüm söylediğinde. Hakikaten öyle artık.
Hemen giyindik çıktık  Optimum Avm'ne gittik, önce yemeğimizi yedik sonra mağazalara baktık. Aslında ben birşeyler alırım diyordum nedense kendime hiçbirşey bakmak cazip gelmiyor şu sıralar varsa yoksa minik geçiyor aklımdan. Ama cinsiyeti belli olmadığı için bakıp bakıp çıktık.
Ev için market alışverişi derken vakit geçtikce yorgunlugum arttı.
Toplamda saat 20:00'de Avm'ne girdik çıktığımızda 21,30'du hepi topu 1,5 saat aman Allah'ım yok böyle yorgunluk. Bildiğin yürüyemez hale geldim. Supermario'nun Lador'u sıfıra sıfır parketmek gibi bir huyu var neymiş azıcık boşluk kalırsa olmazmış komik olurmuş millet bu nasıl ehliyet almış dermiş çünkü kendisi herkesle dalga geçiyormuş birileri de onla dalga geçemezmiş miş muş müş vs :D tüm kapılar açılmıyordu normal olarak o Poşetleri yerleştirirken ben ayakta duracak takatimi çoktan bitirmiştim ön koltuktan co pilota geçiş yapmaya çalışırken Supermario'nun oooo şşşşş n'pıyorsun sesleriyle kendime geldim. Yeap unuttum gene ben hamileyim ayaklarımın bukadar sürede nakavt olması da buyüzden.

Mecidiyeköyden şişli osmanbey elmdağ taksim ordan istiklal cad. tavaf ordan beşiktaşa yürür ortaköye devam eder sonra otobüsle eve dönerdik hey gidi günler gençmişiz ozaman:)

foto

23 Aralık 2010 Perşembe

Yılbaşı Çekilişi Olsun mu?

Çekiliş olsun,  geçen yıl Seda bana hadi sende katıl demişti çokta keyifli geçmişti süreç. Şimdi geç kalmadık diyen varsa Seda organize ediyor 3-5 kişide olsak, hediyeleşme süreci ocak ayınada sarksada olur maksat makarası eğlencesi keyif almak. Tanımadığın birine birşeyler seçmek bu vasıtayla yeni birileriyle tanışmak bilmem ben çok keyif almıştım. 
Katılmak isteyen olursa Seda'yla kontak kursa süper olur.

Gıcık Oldum

Öksürük beni yormaya devam ediyor. Bildiğin yarış halindeyiz ilaç içmiycem diyorum o da içmezsen geçmiycem diyor. Dün kalkıcak dermanım yoktu işe gelip. Evde dinledim ki hiç konuşmadım normal olarak evde kimse olmadığı için. Tüm gün içinde 2-3kere öksürmüşümdür. Bol süt ıhlamur takviyesiyle birlikte. En sonunda yenik düştüm ve dr. verdiği gebelikte kullanılabilinen augmentin isimli ilacı içtim. Akşam sıpermario gelince bir iki çift laf eder etmez öksürük gene başladı gıcık şeklinde durmuyor. Sabahı sabah ettim gene. Bugun iş başı ama daha sabah servise biner binmez basladı öglen gidip hastaneye rapor alıcam bugün ve yarın için dinlenmeden geçmiycek belli.

* dün 200 gr. kadar kornişon turşu yedim pişman değilim:P

ekleme 13,30: Kendimi daha iyi hissetmeye basladıgım için dr. gitmedim, daha zor günler olabilir işyerindeki kredimi bitirmiyim diyorum :)

21 Aralık 2010 Salı

Kuru Kuru hadi bakiiim

Cumartesi gününden beri göğüs kafesimde bir ağırlık vardı beni devam kuru kuru öksürten. Buna yalancı öksürük diyorum böyle dilini dışarı çıkara çıkara sanki masuscuktan öksürüyormuş izlenimi veriyor ama görüntüsü kadar masum değil kaburgalarım boş boş öksürmekten günlerdir acıyordu.
Öğlen yemeğinde dr.'a gittim en sevmediğim şeylerden biri kuaför'e gitmek diğeride dr. pıf.
Neyse buhar verdiler kan aldılar birsürü tetkik, ilaç yazdılar antibiyotik gebelik için sorun olmazmış ama  zaten normalde de sevmedim ilaç kullanmayı şimdi birde böyle hassas bir dönemde hiç işim olmaz.

Buhar tedavisi yumuşattı biraz ıhlamur kuş burnu süt içmeye devam edicem.

İçime oturdu birde dünya para ödedim sigorta %80'ini karşıladığı halde kocaman bir rakam. Hayır ne bekliyordum zaten illa ilaç vericek dr. sende içmiyceksen maden adam n'psın. O değil de özel hastaneleri ticarethane gibi görmüyorlar mı uyuz oluyorum. Şuram'da b'şi var diye gidiyorsun 154878 tane test yapıyorlar, hadi benim özel sigortam var cüzi bir miktar ödüyorum ya olmayanlar napsın.

Köh köh devam öksürüğe.

foto

ucunda en ucunda

Birkaç ay önce bir organizasyonda, yazıştığımız ama yüzyüze görüşmediğim insanlarla vakit geçirmiştim. İlk başta çekingenlik olsada üzerimden çabuk atıp kaynaşıp kendi adıma iyi geçmişti. Orada bahsedilen konu benim ilgi alanım değildi ve ben konunun gerçekten ehli olan kişilerinin isimlerini öyle zikrettim ki bir ara sadece onları konuşur nasıl ulaşırız onlara diye düşünür olmuştuk yetkililerle. Sonra geldiğimde o kişilere sizden bahsettim mutlaka kontak kuracaklar dedim. Ama öyle pişman oldum ki sonra keşke o orda kalsaydı söylemeseydim. Söyleyince sanki birşeyleri öne çıkarmaya çalışıyormuşum gibi geldi sözlerim  kendi kulaklarıma. Halbuki o ortamda can hiraş isimlerini zikrederken söylerken ezilip büzüleceğimi hiç düşünmemiştim.

Gereksiz bir ayrıntıydı işte bilmem. biryerede bağlanmıyor zaten. böyle havada kalıyor.
sanki birşeyler yapmak kolay ama ben diyebilmek zor ucunda benim parmağım var demek.

foto

20 Aralık 2010 Pazartesi

Uff bu ne şimdi

Annem bugün evine dönüyor. Rekor kırdı 5 gün kalarak. Haftasonu negüzel birlikte kahvaltı yaptık sonra tüm gün tv'nun servisden gelmesini bekledik gelmedi üzülmedik kurabiye pişirdik. Supermario söz verdi kızlar bekleyin yarın ucurucam sizi diye. Pazar canımız istemedi çıkmadık sonra istedi biranda dışarda bulduk kendimizi. Negüzeldi yahu.. Eve gidince onun olmayacağını bilmek öyle aman aman düşkünlüğüm olmasada anneme nasıl kötü  hissettirdi bana kendimi. Az önce telefonda konuştuk evi süpürmüş havalandırmış yemeği hazırlamış ve kadıköy'de sahil'de oturuyormuş. Evet , gözlerim dolu dolu bu ne anlamadım şimdi. Beni kandırıyor dr. sanırım karnımda bebek falan yok, ne aşeriyorum, ne miğdem bulanıyor, ne kusuyorum,ne başım dönüyor vs vs. hiç birşey hissetmiyorum diyordum fiziksel değişiklikler dışında duygusal mod'a girdim sanırım artık.

Bi Sussalar

Bilinmeyen dil.. bu aralar gündemim bu. Öyle rahatsız ediyor öyle sıkıyor ki beni.
Güneydoğu Anadolu Bölgesi resmen fokur fokur kaynıyor. Çok tatsız şeyler dönüyor Ülke'de. Demokrasiyi nekadar verirsen daha fazlasını istemek olduğunu sanan mozaiğin parçası kabul ettiklerimiz her geçen gün sınırlarını aşıyorlar.

Çaresizce izlemek, şımarıkca uzatılan mikrofonlara bilinmeyen dille hitap etmek.. Patronlar Klubü başkanı coştu. Bukadar hassas günlerde bukadar pervasızca davranmak zaten gaz almak için bekleyen insanlara cesaret vermek inanılır gibi değil.

Hergün bir il'de bu yüzden araçlar taşlanıp işyerleri yakılıyor. Kanallar olayın reytinginin farkında 32.gün'den, siyaset meydanı'na kadar hepsi sözde masaya yatırıyorlar. Öyle ya nekadar sözde dilin adı geçerse okadar reyting. Bahçeli, konuştukça yüreğime biraz olsun su serpiliyor. Milli irade, sivil toplum örgütlerinin harekete geçmesi için evlerimizin başımıza mı yıkılması lazım. Neden kimse tepki göstermiyor bu propagandaya. Yazık ya cidden yazık.

17 Aralık 2010 Cuma

Sulu Sulu Yağma

Sulu kar başladı şuan Avrupa yakasında saat 09:35. Geçen yıl yağdığında ama çok yağdığında negüzel tadını çıkarmışız. Birkere daha mutlu oldum okuyunca detaylı yazdıgım her yazıdan çok keyif alıyorum sonra okurken. Aralık biterken dip not benzin coştu 3,82 lt'si. Euro da öyle 2,080 TL. Fenerbahçe lig'de 3. sırada 30 puanla.

16 Aralık 2010 Perşembe

aşıcam bunu öyle umud ediyorum

En sevmediğim huyum sanırım bu biran evvel kurtulmak istediğim. İşyerinde birlikte çalıştığımız çok sevdiğim, akıl danıştığım, fikirlerine saygı duydugum, gerçekten keyifli zama geçirdiğim ve yakın zamanda dönen olaylardan sonra çıkarılan iş arkadaşım öğlen şirketi aradıgında ben çıktım telefona direkt küsüm sana dedi. Zaten sesini duyduğumda çoktan ezilip büzülmüştüm, farkındaydım hiç aramadığımın. İnsan okadar zamanda birkere aramaz mı? ne yapıyor diye düşünmez mi? özlemez mi?

Hepsini yaptım defalarca geçti aklımdan, öğlenleri yemeğe çıkmalarımızı, dedikodularımızı, elleri kolları dolu masama bıraktığı ıvırzıvırları, katta iki bayan oluşumuzu gövde gösterisine dönüştürdüğümüz anları, birbirimizi motive ettiğimiz özgüven aşıladığımız anları. Hepsi hergün aklıma geliyor ama bir türlü aramaya gelince arayamıyorum hep bir bahane çıkıyor. Ve saatler önce güne sonra ay'a dönüşmüş ben hala arıycam hala arıycam.  O telefon öyle gözümde büyüyor öyle büyüyor ki, hele bir saatten sonra zorunluluk haline gelince resmen kaçar oluyorum. Böyle olunca dışardan kendime bakınca sanki iyigün dostu gibi gözüküyorum gözüme. Halbuki ben kraldan çok kralcıyımdır sevdigim insanların menfaatleri için. Ama içerden istediğin kadar sev, istediğin kadar endişelen istediğin kadar merak et dışarı yansıtmadıktan sonra insanlar haklılar sitemlerinde. Aşıcam bunu öyle umud ediyorum.

foto

15 Aralık 2010 Çarşamba

uzat ayaklarını sen yat ben yaparım

Annelerin en tatlısı geldi dün bize. Gene herzaman ki gibi elleri kolları dolu onca yolu okadar ağırlığı taşıyarak gelmiş hemde. Başka kim bukadar karşılıksız olur ki hayatta. Bel fıtığı mı var, yorgun mu, halsiz mi umrunda olmadan en 18'lik haliyle gözü kara olur.
Dün bende bir günlük fire vermiştim kırgın hissediyordum vücudumu işe gitmedim birlikte oturduk yemek yedik ben çoğunlukla uyku halindeydim o ayrı tabi. O herşeyi ben yaparım bırak,sen yat dinlen diyerek geçirdi. Ben ona kıyamıyorum evde zaten yoruluyor dinlensin diye o bana kıyamıyor. Birbirimize kıyamayarak bitirdik geceyi:) Bu hafta bizde2-3 günle kurtaramaz. Şimdi sarmalar yapıcakmış akşam bize. Uff insanın annesi başka oluyor yahu.

* Pazartesi 10. hafta dr. kontrolümde Supermario'da benimleydi. Çok duygusal geçti. O ilk defa dinledi kalp atışını ve bize süpriz yaparcasına kocaman olmuş. Halbuki ben en son gördüğümde yer fıstığı kadardı:) kolları bacakları vücudu artık çok belli. 3.48 cm olmuş. Supermario'da bende üzerimizdeki şaşkınlığı ve alışma halini onun ultrason fotograflarını buzdolabının üzerine asıp aşmaya çalışıyoruz. Yoksa hala farkında değiliz anne baba olacağımızın:) 27'sinde 2'li test zamanı bakalım hayırlısıyla güzel sonuçlansın.

13 Aralık 2010 Pazartesi

Buz

Cuma akşam Turtiler gelip aldılar direkt onlara gittim Supermario'da gece iş çıkışı geldi. Pazar'a kadar onlarda kaldım iş çıkışları Sevgilim de katıldı. C.tesi gecesi Türk gecesi ilan ettik çünkü hava cok soguk dısarı cıkılmaz evde meşgale olsun diye Pınoşla önce yaprak sarma sonra  mantı yaptık. Ulus'a bayağı kar yağdı arabaların üzeri tuttu. Yıldaş aradı napıyorsunuz akşam görüşelim diye biz Turtilerdeyiz sende gel dedim o da oraya geldi cümbür cemaat önce mamaları hüplettik sonra Wii Turnuvası yaptık. Ama ben yarım saatte bir uyudum uyandım onlara eşlik ettim falan. Gece 03:00'de uyumuşlar ben tabi çoktan cortingen olmuştum. Makara gırgır güzel geçti vakit.

Pazar sabah Supermario'nun işe çağrılmasıyla kargalar shitini yemeden yola çıktık. Ben evde İz' tv sabah kuşağından öğlene kadar gözümü kırpmadan onları izledim. Öğleden sonra TV 8'de Aş kendini başlıyor onu izlerken artık takatim kalmamış şekilde Supermario'yu arayıp Allah ne verdiyse söyledim. Gözyaşlarım sel oldu pazar gnü bile mesai beni zıvanadan çıkardı. O da allem edip kallem edip yarım saate geldi. Onu görünce tüm hırçınlıgım gitti. Kocaman sarıldım, çok özledim birlikte vakit geçirmeyi. Giyindik çıktık İkea'ya önce karnımızı doyurduk İkea köfteleriyle sonra bebek bölümünde yataklara baktık. Yol boyunca elini bırakmak istemedim ve bırakmadım da. Vites'de bile elim ellerinin üzerindeydi. Ben aşk kadınıyım kesin, ne para ne pul hiçbirşey birlikte geçirdiğimiz yarım saatten kıymetli gelmiyor gözüme. 1saat dolaştık ve ben yoruldum Supermario'nun da vücudu günlerdir çok çalışmaktan kırılıyor zaten evimize gidip pinekledik.

Sonra bir yemek faslı daha Kutlu evde oluş günü " ilan ettim bugunü deyip hoşuna gidecek ne varsa yaptım.  O da evi kışlık konuma geçirdi peteklerin önünü açtık daha iyi ısınsın diye. Ve Maç keyfi, bardakta mısırlardan canı istedi Supermario'nun superfresh'in bir paket mısırını Tefal Clipso'nun buharda pişirme aparatıyla yaptım sonra tereyag ve pullbiber ekleyip bardaklarda tükettik uff ne güzel olduu FB - Ankaragücüyle onaydı yenildi 2-1 ben uyumuşum tabi ve elektrikler gitmiş. Doğalgaz'da kapanıyor tabi. Ne soguk oldu ev . Gece geldi biranda tv enyüksek sesinde çalışmaya başlayınca fırladık resmen yataktan.  Bugun kontrolüm var Sevgilim'de geliyor, ilk kez dinleyecek kalp atışını çok heyecanlanlı. Öğlen kimbilir belki birlikte yemek yicek zamanımız da kalır.

10 Aralık 2010 Cuma

Tatatata dişlerim birbirine vuruyor bu ne soğuk

Tabağımı kenara koymuş son lokmalarımı yemeden önce biraz nefes alayım demiştim. Gene fırt diye uyumuşum 20:00 gibi. Yaklaşık bir aydır devam eden bu erken uyku hali dengemi bozdu resmen geceleri zombi gibi sabah olsun gün ışısın diye bekliyorum.

Halbuki dün gece 22:00 de supermario gelince Taksime gidecektik konsere biletler herşey hazırdı. O eve geldiğinde ben giyinmiş olacaktım sözde. Kaçıncı rüyamdaydım kimbilir. Hatta Taksim hacıoğlunu aradım en son saat kaça kadar açıksınız diye 01:00 demişti ohoo biz eğlenir çıkar ordan da hacıoğluna girer lahmacunu yerdik. Ama olmadı ben supermario gelince gözümü açamadım uykudan ve gidemedik konsere. benden geçmiş dedim supermario çok güldü:)

Evde salonun ortasın enbüyük boy vakumlu poşetin içinde kışlıkları yerleştirmek için çıkarttırmıştım supermario'ya her aksam bir sıra dizsem bitiririm diyordum. 1 hafta geçti üstünden hala orda duruyor ben uykudan gözümü açıp yapamadım birşey.
Bir hal çaresi bulmam lazım bu ani bastıran uykulara.

Şuan dehşet verici bir soğuk var. Düne kadar müthiş bir hava vardı. Bugun eser yok. Sulu kar başladı öyle böyle değil yürünmüyor rüzgar resmen savuruyor. Allahtan yarın cumartesi tüm gün pineklemeyi düşünüyorum evde.

9 Aralık 2010 Perşembe

sanki lahmacun koktu

anlık bir koku geldi geçti.
hacıoğlunun lahmacunuydu sanki.
hayır yiyen yok burda herkes harıl harıl çalışıyor.
çıtır çıtır çok iyi pişmiş uff bak şimdi.

8 Aralık 2010 Çarşamba

Uf ya

15:30 telefonla aradım

-Supermario canım sıkıldı bu akşam b'şi yapalımmmm?
Tamam canım yapalımmmm
-Ciddimisin??
Ciddiyim tabi uyuma erkenden söz gidelim akşam
-hııııı uf ya bıktım burdan suyu ısınıyor oranın görcekler o mesailerin hesabını vercekler
Nasıl yani?
-boşver seni seviyorum

7 Aralık 2010 Salı

Bakmıyorsan

Çok yakın olabilirsin yediğin içtiğin ayrı gitmemiştir zamanında.
Bugün ihtiyacı olsa bugün koşarsın gene. Herzaman özeldir yeri sende, okadar şey paylaşmıştırsınız.
Ama işte hayat;
Konuşulanlara hep yabancı kalıyorsan,
Konuya dahil olmak istediğinde fikirlerin hep onların zıttıysa,
Sen hayatı kolaylaştırmaya çalışıp kendine vakit ayırmasını anlatmaya çalışırken, o hep bahanelerinin arkasına sığınıyorsa,
Gözünün önünde bambaska bir kimliğe bürünmüşlüğüne karşı hala destek olmaya çalışırken o iğneleyici konuşuyorsa bir açığını yakalamaya çalışıp,
Sen a dediğinde o kendini 3 kere a olarak anlatıyorsa,
Sonunda kenarda oturup vakit geçsin diye bekliyorsan,
Bence bekleme aynı performans çıkmaz artık, kabullen değiştiniz hepiniz.
Artık aynı pencereden bakmıyorsunuzdur yaşama.

foto

6 Aralık 2010 Pazartesi

Doyasıya Uykuya İhtiyacım Var

Bir hızlı bir hızlı geçti haftasonu ben hala gece sabah işe gitmemek için ayaküstü kaç takla atabilirim diye düşünüyordum ama işyeri kurtkapanı oldu yerimi boş bırakmıyım diye kuzu kuzu geldim.

Cumartesi Buku'nun kızı Zeyno'nun doğum gününü ilkdefa kutlamak üzere bir araya geldik Zeyno 3. yaşında artık. Giderken hediyesi dışında ona süslü kurabiyeler yaptım, çok sevdi neredeyse hiçbirşey yemeden onlara dadandı:) Buku'nun annesi Milenyum'cum keşke daha çok yaptırsaymış Tuku teyzen dedi, ben yaptım değince şaşırdılar, beğenmelerine çok mutlu oldum. Akşam iş çıkışı Supermario beni aldı ve ordan Turtilere geçtik. Özlemişiz bayağıdır görüşemiyorduk. Bizde ps3 var diye onlara  Nintendo Wii aldırmıştım tam eğlence konsolu çok seviceksiniz diye öylede olmuş keyifleri yerindeydi 4müz baya sardık özellikle bowling oynaması çok keyifli. Aslında kalmıycaktık ama sabaha karşı yatınca eve dönmek gözümüzde büyüdü. Birde fırlama çocuklarını insancıl saate kadar sabah yanımıza yaklaştırmayacaklarına söz verdiler haha. Sabah 8'de dikiliyor eşek maymunu tam Tsunami ya :D
2010 K.bayramı Alanya Kalesi
Pazar sabah geç uyandık uykumuzu aldık güzel bir kahvaltı yaptık. Saat 2'ye kadar masa basından kalkmadan sohbet çok güzeldi makara gırgır vakit geçti. Onlardan ayrılıp İstinyepark'a geçtik ben çabuk yorulmaya başlamışım kesin aynı katın üstünde bir sağa bir sola gidince pilim bitti. Yemeğimizi yeyip Supermario'nun ablasında maç izlemek için eniştesi çağırmıştı onlara geçtik. Ben çok söylendim eve gitseydık ayaklarımızı uzanıp dinlenseydik diye ama Hafta başından beri okadar davet etmişlerdi ki supermario çalıştıgı için beni, ama erken uyuyorum diye gidemiyordum. Ayıp olacak artık diye gittik. Ben ilkkez maç izlemedim Peloş ablacımla sohbet ettik neler bekliyor diye. Bazı kafama taktıgım şeyler ilaçların etkisiymiş tek bende olmadıgını anlayınca rahatladım.

Uf akşam olsun doyasıya uyuyabileyimm.

3 Aralık 2010 Cuma

Mutluluk Hormonu Akşamdan Kanıma Girmiş Galiba

Hava öyle güzelki sanki bahar'a giriyoruz. Enerjim çok yüksek içim içime sığmıyor. Bugün çok mutlu uyandım akşam yaptığım tatlının vücuduma daha fazla endorfin salgılamış olması muhtemel yada Supermario geldiğinde günler sonra uyanıp biraz sohbet edebilmemiz. Yada akşam 22:00'den sonra dışarı çıkarız diye düşünmem beni motive ediyor olabilir :P
2010 K.Bayramı Antalyada Kaldığımız Otel Torosların Yamacında
Bir tezim var insan çok çalışan bir kocası varsa para harcıyamıyor :)) Ciddiyim, düşündüm Supermario akşamları geç geliyor ve biz uzun zamandır dışarı çıkmıyoruz ye iç otur paso. Millet o birikimleri boşuna yapmıyormuş 1 hafta dışarı çıkma yetiyor :P

Dün akşam Yıldaş aradı akşam organizasyon yapalım toplanalım diye, Supermario izin alamaz çok yoğunlar dedim, ayrıca banada anlatma organizasyon aşermiyim , gecenin bir yarısı canım carting çeker götürcek kimsede yok coşmıyım tek başıma diye, güldük bayağı.

Birde evi milliyet emlak ve sahibinden.com'a koydum arayan oluyor ciddi ciddi.  Zaten tek emlakcıyla olmaz birkaç yere verin diyordu herkes.Bakalım hayırlısı.

2 Aralık 2010 Perşembe

Bol Yoğurtlu Severim Ben Mantıyı

Akşam eve gidince hemen uyumıyım istedim birkaç gündür canım mantı istemişti hazır mantıyı da sevmiyorum aldım malzemeleri gittim eve. Özlemişim, gerçi yaz sonuna doğru bir kere daha yapmıştım ama yazmamışım buraya en son yazdığımda'da kendi kendimi gaza getirmişim gene. Dün de öyle oldu nasıl olsa yapma diyen de yok kendi kendime yaptım yedim güzelce.
Ben aslında porsiyonluk hazırlıyorum çok pratik oluyor çiğ börek boyunda yaparım her zaman ama dün bir kısmını böyle minik yaptım onlarıda bu akşama sakladım yemek için saat sayıyorum. Yemek yemeyi çok seviyorum yahu.

1 Aralık 2010 Çarşamba

En En En

Hayata karşı hırslarım yok benim, en  en en olmak gibi bir çabam olmadı hiç keyif almaya çalışıyorum bulundugum her ortamdan. Çünkü paran varsa biter, popülariten varsa geçer, güzelsen yarın ne getirir bilemezsin. Böbürlenecek kadar tapusu üzerimize değil yaşamın. Ama ben bugün ağzım kulaklarımda geziyorum. En en en mutlulardan biri benim. Ansızın hiç beklemezken geldi bu paket. Sırf o çizip gönderdiği resim, notlar bile benden almışken(buguladım bir kısmını özel :)  içinden birde bunlar çıktı, biri benim gönlüm olsun diye enfes fb'li biri alıştırma yapmak kendi gönlü olsun diye harika cat'li:)))
Çok çok çok çok mutlu oldum Yasssiimm, EN şanslılardan biriyim ben km'lerce uzaktan birilerinin heyecanınıza bukadar ortak olması,  kurduğumuz arkadaşlığımız paylaştığımız bir dolu şey.Canımsın.. Çok teşekkürler.. çokkkk. Kesin hayvanlarla ilişkisini sana ve supermario'ya bırakıcam ikiniz annesine benzettmiyceksiniz miniği:)

Kafamı Nutella Kavanozunun İçine Sokmak İstiyorum

2010Kurban Bayramı Tatilinden- Olimpos-
* Bugun 1 aralık hava müthiş güzel, esiyor ama tatlı tatlı.
* Sonra Ayferito'cuğuma sipariş ettiğim mama kavonozları birikmeye baslamış, onları doğum zamanı süsleyip hazırlayıp hatıra olarak vermeyi düşünüyorum, bebek şekerlerinden hariç. Yalnız rüşvet istiyorlar herkes kendine özel bir tane istiyormuş. Yapmam mı, ben bu kızı çok seviyorum ya.
* Cumartesi çocukluk arkadaşım Buku'cuğumun kızı tatlı Zeyno'nun doğumgünü var onun içinde  atraksiyonlar düşünüyorum.
* Tatlı arzum hız kesmeden devan ediyor, nutella bitti yenisini almıyorum öyle çok yiyesim varki şekerim çıkacak diye bıraktım.
* Supermario bu gidişle ben çalışırken sen doğum yapıcaksın en tatlı anlarında yanında olamıyorum diyor. Kabus mesailer. Akşam o geldiğinde uyumuş oluyorum ben sabahları benı servise bırakırken görüşebiliyoruz resmen 10 dakika.
* Akşam evde sebzeleri sirkeli suya bastım sabah çıkardım, ev sirke stoklamam lazım. Şu stok huyum çok fena birşeye takıldım mı, Calve'nin sarımsaklı mayonezinden öyle çok almışım ki çok yeniyor diye yarım düzine var, közlenmiş patlıcan ve buzlukta Tortilla'lar cabası.
* Eminönüne gidesim var fena halde, o ıncık cıncıkların içinde kaybolasım.

30 Kasım 2010 Salı

Uzun Süreç

Test sonuçları açıklandı zebil ziyan kedilerden korkan ben hayatımın en yeni dönemine gene bir + korkuyla devam edicem. Zira test sonuclarını haber vermek için arayan Dr. sonuclar temiz bir tek kedilere dikkat etmeniz gerekiyor dedi ki o arada ben araya girip ben zaten kedilerden çok korkarım hiç yaklaşmam dedim Onun evet görüyorum kedilere karşı hiç bağışıklıgınız yok buyüzden daha dikkatli olmalısınız bu dönemde kedi bulunan ortamda bulunmayıp, az pişmiş et, iyi yıkanmamış sebzeler kesinlike tüketmemelisiniz aksi halde düşük ve bebeğin sakat kalma riski olur dedi.

Annemler, ablam ve yeğenim yani 1,5 aydır kedi besliyorlar evde, bu süreç demek oluyorki bundan sonra onlara hiç gidemiycem. Hatta kedi kılı tüyü yada kediye dokunulmuş yıkanmamış eller bile benim için riskliymiş. Bundan bahsettiğim herkes kediyi göndersinler senden kıymetli değil diyorlar ama.. işte ama.. Bunu benim teklif etmeden kendilerinin düşünmesi lazım.

Supermario'nun mesaileri devam ediyor, cidden bıktım yani artık mesai değil normal iş saatine döndü 22:15'de geliyor. Akşam annem'i bize çagırıcam bu hafta kalsın kafasını dinlesin azıcık birbirimize arkadaş olmuş oluruz hemde. Bakalım uyansın aramayı bekliyorum :) Ben gidemiyorum o gelsin.

29 Kasım 2010 Pazartesi

Asmalı'da Hoşgeldin

Cumartesi gecesi arkadaşlarımızın organizasyonuyla miniğe hoşgeldin diye ufak bir kutlama yaptık 10 kişilik demirbaş kadromuzla Asmalımescit'te. Bundan sonra sıkca göreceğin insanları tanı mottosuyla harika bir gece geçti.
Genelde birşey organize edilecekse ya yıldaş ya ben yada ikimiz organize eder toplardık herkesi, busefer armut piş ağzıma düş şeklinde herşey ayarlanmış organize olmuş en son hadi bekliyoruz diye haber almak süperdi:)
Beyoğlunda hayat 22:00'den sonra başladığı için o ana kadar olan açlığım ve gözüm dönmüş şekilde menü'nün içinde ne yesem diye kaybolurken,
gecenin maskotları çıktı sahneye. Emr ve Elf emzik ve her cinsiyete uygun olduğunu düşünerek aldıkları yüzüne baktıkca çok salak bu ya diye durup durup güldüğümüz Pluto'yu masanın üzerine koydular. Evet Hamileyim, etraftan bu tepkileri aldıkca daha çok hissediyorum :) Kahkahaların havada uçtugu güzel bir andı.
Herkes biranda haberleşmişcesine  konuşma konuşma konuşma diye tempo tutmaya başladı. Artan beklentiyi karşılamak üzere Supermario, sanki herkesi ilkes tanıyormuş kadar utangaç bir halde kısa bir konuşma yaptı. Alkış kıyamet.. Ve bebeğimizin şerefine ilk kadehler böylelikle kalkmış oldu. Ben mi ben,
limonata içtim. En sertinden :) Makara gırgır geceyi orada bitirip önce bir İstiklal Turu,
o sırada bu mini cooper'lı polis otosuyla epey eğlendik.
 Sonra Küçük Beyoğluna geçtik. Biraz orada takılıp herkese süper bir gece yaşattıkları için teşekkür ederek ayrıldık. Bu arada cinsiyet oylaması yapıldı çooğunluk kız diyor Emr, Aslhn ben ve Supermario  4müz Erkek bakalım ne olcak sağlıklı sıhhatli hayırlısıyla.

26 Kasım 2010 Cuma

Monteli İpli

Akşam kayınvaldem ve kayınpederim yemeğe çağırdılar, Supermario gelene kadar oturduk. Birsürü yemek yapmış ama hiç yemek yiyemedim, çok fena hazımsızlık var. Sanki karnım 4 aylık gibi, nefes alacak yerim kalmıyor bir su bile içsem.

Onlarda heyecanlılar. Şuan herkesin aklı ev'de nasıl yapıcaksınız diye düşünür halde. Benim aklım hele, düşünmemeye çalışıyorum düşününce direk çeneme vuruyor. Bu arada benim çenem çıkmıştı 5yıl önce. Sert yiyecekler ve çok çiğneyerek yemek yiyemiyorum çok ağrı yapıyor. Stressli oldugum zamanlarda direk vuruyor sağ tarafıma, kas gevşetici  içiyordum sıkca. Şimdi kullanamayınca ilaç hiç birşeye kafa takmamaya çalışıyorum. Ama bu ev ve kimin bakacağı mevzusu açıklığa kavuşmadan rahat edemeyeceği
Artık gece makaraya vurduk bebek nerde yatar, kim bakar. Kayınvaldem japonların duvara monteli yataklarını diyor lazımken açıp değilken pıt kaparsınız diye. Bende tavana monteli raylı sistemde iple çekerek indirip kaldırdığımız modeli diyorum.

- Dr'mu aradım hazımsızlık için ama direk gastrologa yönlendirdi hiçbir yorumda bulunmadan, insan bir der hamilelikte oluyor sıkıntı yapmayın diye ben google'dan bakınca gördüm. Bu kadın ilgisiz geliyor bana, muayeneye gidince de direk kagıtları vermişti buradan ne yapacağınızı neler yaşıyacağınızı okuyabilirsiniz diye. Ben netten de okuyorum onu zaten, 1. ağızdan duymak baska. Bakalım 2 hafta sona yenıden muayenem var onda da aynısı olursa yeni bir hastane ve doktor bakıcam.

foto

25 Kasım 2010 Perşembe

Arada Bir

Annemle öğlen kaçamakları yapmak güzel oluyor. Dün gene buluştuk önce mağazalara baktık sonra güzel bir yemek. Gerçi bana artık tuhaf geliyor sevdiğim şeyleri bile yesem hiç zevk almıyorum. Ama sohbet güzeldi.
Akşamında ben uzun bir süredir yaptığım gibi saat 20:00'de uyumuşum bile. Supermario 22:15 gibi geliyor yalnızda olunca hepten uyku çöküyor. Akşam 22:30'dan sonra Cansınoşki gelmiş kapıyı çalıyor elinde bana kendi hediye paketi yaptıgı bir bozuk para cüzdanı, yengemi görücem diye kapıya vuruyormuş. Ben uyuyordum supermario'da duş'ta epey kapıda beklemişler. Sonra beni göremeden hediyesini Supermario'ya bırakıp gitmişler. Sabah anlattı üzüldüm göremediğime.

- Bir lokma birşey yesem karnımda kuzu çevirme yemişim kadar şişlik oluyor, nefes alırken zorlanıyorum. Sabah kahvaltısı işaret parmağı kadar simit yedim su bile içecek yerim yok şuan.

23 Kasım 2010 Salı

Düşün Düşün

Şuan öğlen yemeğim olan bir kalıp beyaz peynir ve mandalina ikilisiyle dünyanın en saçma yemeğini sanki fındık fıstık yer edasıyla bir yandan yiyiyor bir yandan yazıyorum.

Haberi aldıktan sonra Supermario tadını çıkaralım hiçbirşey düşünmek yok şu bir hafta boyunca demişti; yeni bir eve çıkmak? Minik evimizde 3 kişi olmak? doğum sonrasında kim bakacak ? sorularını unutmuş arada aklımıza gelsede birbirimize hiç bahsetmemiştik.

Şimdi artık iyice hisseder olduk, seslice düşünüp yanıt bulmaya calısıyoruz. Maddi manevi en doğrusu en mantıklısı hangisi onu ayarlamaya çalışıyoruz. Hakikaten çok stressli, olacağına varıyor belki ama bakalım hayırlısı.

Birde dün çok komik birşey oldu; Yıldaş' dün aradı dr.'a gidicektin  nasıl geçti dedi.
O anın büyüsüyle ona miniği bir anlatışım var ki;
yıldaş kabuklu yer fıstığı düşün kabuklarını soy işte tam okadar birşey ve pıt pıt ekranda hareket ediyor
 kalbi dedim. Ama tüm bu örnekleri nasıl verdim hatırlamıyorum. O da; yıldaş bir kase kabuklu fıstık alıp arasından boyuna göre mi seçiyoruz deyince , hı? dedim. Kızım delimisin ne kabuklu fıstığı desene herkes gibi fındık kadar diye, değince nekadar güldüm anlatamam, akşam süpermario'da anlattım o da çok güldü benim örneklerim dillere destandır zaten bu da ilk anımız oldu.

 Birde tarihe not olsun ilk hediyesini haberi aldıktan birgün sonra gene yıldaş almış birsürü giyecek kıyafet, hepsi hem kıza hem erkeğe uygun. Annem ben alıcaktım diye hayıflandı tabi. Ama şöyle 5- 6 aylık olana kadar hiçbirşey almayı düşünmüyorum bakalım nekadar tutabileceğim kendimi.

22 Kasım 2010 Pazartesi

Tatil Bitti,

Harika bir bayram tatiliydi, bol kafa dağıttık, hamile olduğumu unuttum yapmadığım atraksiyon kalmadı. Organizatör'e çıkardılar adımı. Çok şeker arkadaşlar kazandık. Zaten turların en sevdiğim yanı bu oluyor ortam öyle güzelki ikinci günden sonra herkes yakınlaşıyor. Biraz yerleşiyim ofis'e detayları yazıcam tatilin.
Az önce doktor'a gittim, bundan sonra devamlı gideceğim doktoru ve hastaneyi sabitlemek için, kalp atışlarını dinletti miniğin 7. haftasına girmiş, herşey gayet güzel dedi. Gözyaşlarımı tutamadım o kalp atışı hala kulaklarımda zaten ultrasonla bile baktıgında fındık kadar birşeyde inip çıkan bir hareket hali hemen farkediliyor. Sesi dışarı verince döküldü tüm yaşlar. Tüm şikayetlerimi söyledim, hepsi sultan-i hamilelikten dedi. Rahatladım sorun yokmuş.

12 Kasım 2010 Cuma

6 Haftalık..

Hamileyim.. 6 Haftalık.. daha doğrusu hamileymişim ben farkında bile değilim. Dün çok gecikmesi yüzünden test yaptım. Çift çizgiyi görünce boşalan gözyaşlarım.. Sonrasında Supermario'yu arayıp Profilo Avm'ne çagırdım kötü birşey yok ama kendimi iyi hissetmiyorum gelir misin diye.
Bir bebek mağazasına girip emzik aldım. Hediye paketine sardırıp Supermario'nun gelmesini bekledim kafamda milyonlarca soruyla.

Geldi, biraz ilerleyip kenara çektik. Sana bir hediyem var dedim. Aşkım beni bunun için mi çağırdın dedi gülerek. Ben o sıra göz göze gelmek istemiyordum  gözyaşlarım akmasın diye. Paketi acaba ne almış karım bana diye açarken ilk cümleler döküldü ağzından A- aaa-aaa gözleri büyüdü, ben o sırada test sonucunu gösterdim akann gözyaşlarımız sarılıp dakikalarca durmadan.. Ben baba oluyorum..

En yakın hastaneye uğrayıp muayene oldum ultrasonla baktı dr. ve 6 haftalık hamileymişim. Çok aktı gözyaşlarım hiç beklemediğim bir anda hiç aklımda yokken .. Herşeyde bir hayır vardır demeye çalışıyorum.. Dün akşamdan beri Supermario bana bebek muamelesi yapıyor işten gelene kadar enaz 20 kere aradı, çamaşırları asma ben asarım, yemeği yapma ben yaparım.. En son kutlayalım bunu dedi yemeğe çıkıcaz hazırlan ben gelene kadar. Ama vücudum çok halsizdi o gelene kadar sızıp kalmışım.

Annemler, kayınvaldemler, görümcelerim hepsinin haberi oldu, supermario dayanamadı.. Ben hala farkında değilim şaka gibi geliyor herşey.  Tek aklımdan geçen sağlıklı sıhhatli doğması.. Hani ben atıp tutardım hı?