30 Mayıs 2013 Perşembe

supraysss

Şu sıralar evde krizimiz pek eksik olmuyor.
En popüleri, üstümü değiştirmiycem, yataktan kalktığım gibi dolaşıcam ve 30 küsür derece olan Mayıs'ın son günlerinde kışlık bere takıp evde dolanıcam.
Birde gece banyoya giricem var ki el kafayı yıkıyor pozisyonda agızda da çıpı çıpı ha bire banyoya girsin.

Dün tam 1 saat ağladı. Hani laf gelişi 1 saat değil cidden 60 küsür dakika.. sebep dışarıdan eve girdik diye.
Ne yaptıysak ki supermario bir şeyler yaptığında mutlaka karşılık verir ona bile pas vermedi. Susturmak için sevdiği her şeyi yapmayı denedik ama o kapı ağzında dışarı çıkmak için bekledi. Gidip arabaya binip direksiyonla oynasınmış. O ağladı ben onu taklit ettim. Buna çok sinirleniyor ciddiye alınmadığını düşündüğünden olsa gerek hırçınlaşıp kaba kuvvet kullanıyor yer mantarı. Susmadı susmadı. . hoş supermario'ya kalsa çoktan yapardı dediğini ama izin vermedim. O ağlarken biz yaşamımıza devam ettik ben yemek hazırlığında supermario salata yapımında o yokmuş gibi konuşmalar falan aramıza girip ağlamasına son verip annie baba diye bizi dürtüp efendim dediğimiz anda tekrar ağlamaya devam etti. İstediği olmayınca kendini atmalar, vurmalar cabası.

Oysa ben sabırsız ve tahammülsüz biriydim eskiden. Kendimi hiç bu kadar hazır hissetmiyordum anneliğe. Onca yaşadığımıza verdiğim tek tepki " normal, yaşıycaz bunları" oluyor. Hoş, supermario sıkıldı her olay sonrası bu rahatlığımdan ama yapacak bir şey yok bunlar yaşanacak şeyler, uzun bir yolculuk her anı gülerek geçmiyor. Yaşının verdiği şeyler ve dönem dönem oluyor ve olacak da. Sinirlensem kaç yazar anlamıyor ki. Bir insan büyütüyor, onunla birlikte biz de büyüyoruz.  Ben krizleriyle bile çok seviyorum bebi'nin annesi olmayı. Her anını dolu dolu yaşamak istiyorum.

Nasıl sustu onu söylemedim. Banyo'ya girdi yıkandı ve sakinleşti. Sonra yaşamımıza devam ettik hiç bir şey olmamış gibi:)