29 Eylül 2010 Çarşamba

Ya İçindeki Başka

Lise'de bir kız vardı kısacık saçları, giyim kuşam, hareketleri heh dedim tam kafa dengi biri okul'un ilk günü görmüş ve kesin çok iyi arkadaş oluruz demiştim.

Ben o sıralar Guffy'li dize kadar çoraplarım, palyaço ayakkabılarım, gömlek giyinmeyince çok matah olunduğunu sanan hip hop'mı metalci mi ne olduğunu bilemeyen bir ergen. Sınıfın genel'inin aman gagos canım gagos diyerek 9/8'lik ritimle oynadığı, kalan vakitlerinde Cengiz Kurtoğlu dinledikleri sarılıp ağlaştıkları bir ortam.

Vakit geçti kızı tanıdıkca hiç göründüğü gibi biri olmadığını O'nun da diğerleri gibi tek hayalinin evlenip çocuk doğurmak, sigara içmek, cengiz kurtoğluyla tanışmak vs olduğunu hissedince nasıl boşluğa düşmüştüm.

 Halbuki o dış görünüşüyle tam da kafa dengi biriydi, fırlama duruyordu, ne makaralar yapılırdı, nasıl Akmar'a gidilip cd bakılır, istiklal'de B-boy izlenir evde gelip hareketler yapmaya çalışılırdı, hep yapmak istediğimiz scorpion hareketini yaparız gibi duruyordu. Kızın dışı tek kapılı Cooper içi Murat 135 çıktı.

O günler, annemin "kızım insanlar göründüğü gibi değil" teorilerini pratiğe dönüştürmüş, ilk ergenlik dersimi almıştım. Evet insanlar hiç göründüğü gibi değil. O günden bugüne hiçbirşey değişmemiş. Birini tanımak için en iyi şey hakikaten zaman..