24 Şubat 2011 Perşembe

rüya işte

Ben gördüğüm rüyaları çoğunlukla unuturum zaten hatırladıklarım dizi film gibi olanlar. Ama geçtiğimiz cumartesi Şubat'ın 12'sinde ilk defa rüyam da Bebi'yi doğurduğumu görmüştüm. Sapsarı 3 numara saçlar, masmavi iri gözler öyle güzel bir bebek ki bakmaya doyamıyoruz çok etkisinde kalmıştım.
Dün gece gene gördüm bu sefer doğuma hazırlık anımı, hastaneyi, yapayalnız Supermario ile bir başımıza elimizi kolumuzu sallayarak girip hadi doğurayım diye beklediğimizi, Lost'da Claire'i muayene ettikleri odalar gibi soğuk ve ürpertici bir yerdi. Doğan Bebi'nin bu sefer siyah saçlı minicik yumuş yumuş birşey oldugunu gördüm. Temizlemek için alıp götürdüklerinde geri getirdikleri bebek 80-90 cm boyunda 5-6 aylık cocuk kıvamında iri bir bebek ve biz güya benzin almak için durdugumuzda ben bir bakayım niye ağlamıyor bu çocuk diye hamle yapınca farkediyorum. Eve gidince aileler heyecanla bizi bekliyor ama kimse bu 1günlük cocuk neden bukadar büyük demiyor. Anlatyorum bu cocuk bizim değil karışmış hastanede diye herkes bana sen lohusasın karıştırıyorsun diyor. Bebeğin suratı bize hiç benzemiyor. Eczaneye götürüp diyorum ki bu bebek bizim değil kimse inanmıyor 1günlük bebek bukadar büyük olmaz neredeyse direkt anne baba diyecek, eczacı sizin çocuğunuzu kimbilir kime verdiler çok zor bulunur alışın diyor. Ya da bir ay bekleyin sünnet yaptırırken kan testi yaptırır sizin mi değil mi anlarsınız diyor. Ne alaka işte rüya.

Sabah uyandım ne etkisinde kalmışım, supermario'yu uyandırıp anlattım bir heyecan
"o Bebi bizim değildi aşkım" diyorum ses yok güya beni dinliyor
" aşkım bizim değildi anlamıyormusun"  diyorum ses yok.
"Sen beni dinlemiyor musun"  dedim horlamaya başladı
" aşkım"! diye bagırınca
"değildi değildi" dedi. 
"Ne değildi dedim
" kopmuşum ben biran ne diyordun sen?
yok bişi demiyordum karışmış rüyamda Bebi'miz
"hee rüya işte aşkım benim takma"
peki